POLITECNICO DI MILANO – İTALYA  🇮🇹

Politecnico di Milano:

Mühendislik ve Mimarlığın Kalbinde Bir Gün

Milano merkezden kısa bir yürüyüşle metroya ulaştım, sadece iki durak sonra Piola’da indim. Yaklaşık 5 dakikalık bir yürüyüşün ardından Politecnico di Milano’nun mimarlık fakültesi karşıladı beni. Modern ve sade mimarisiyle oldukça dikkat çekici olan bu bina, öğrenci hareketliliğiyle canlanmıştı. İçeri girdiğimde koridorlarda sergilenen projelerle karşılaştım; öğrencilerin yaratıcılıklarını sergiledikleri bu alanlar gerçekten etkileyiciydi.

Mimarlık fakültesinden çıkıp hemen yanında yer alan mühendislik fakültesine geçtiğimde ise bambaşka bir atmosferle karşılaştım. Bu bölüm, tarihi yapıları ve birbirine avlularla bağlanan fakülteleriyle adeta geçmiş ve geleceği aynı çatı altında birleştiriyordu. 1863 yılında kurulan Politecnico di Milano, İtalya’nın en köklü ve en büyük teknik üniversitesi olmasının yanı sıra Avrupa’nın da en saygın üniversiteleri arasında yer alıyor.

Özellikle Mimarlık, Mühendislik ve Tasarım alanlarında İngilizce eğitim verilen bölümleri uluslararası öğrenciler arasında oldukça popüler. Mimarlık alanında QS Dünya Sıralaması’nda 7. sırada yer alması da bunun en güçlü göstergesi. Üniversitenin hem akademik disiplini hem de Milano gibi bir şehirde konumlanmış olması, burayı ayrıcalıklı kılıyor.

İtalya’da Öğrenci Olmak: Akademiden Daha Fazlası

İtalya’da öğrenci olmak yalnızca derslerle sınırlı bir deneyim değil; aynı zamanda kültür, sosyal yaşam ve kişisel gelişimle iç içe geçen dolu dolu bir süreç. Milano gibi bir şehirde yaşamak, bu süreci daha da renklendiriyor. Öğrenciler ders sonrası birkaç adımda bir sanat galerisine ya da tarihi bir meydana ulaşabiliyor. Navigli’de yapılan akşam yürüyüşleri, Brera’da spontane bir sergi ziyareti ya da Duomo çevresinde kahve molaları burada sıradan anlara dönüşüyor.

İtalyan yaşam tarzı, öğrencileri sosyal hayata katılmaya teşvik ediyor. Her şeyin biraz yavaş, ama keyifle aktığı bu ülkede, öğrenciler hem akademik anlamda kendilerini geliştiriyor hem de yaşadıkları şehirle bağ kurarak hayata dair önemli tecrübeler kazanıyor. Uluslararası öğrenciler için hem akademik hem kültürel anlamda büyük bir zenginlik sunan İtalya, kişisel gelişim açısından da paha biçilemez bir deneyim sunuyor.

Sonuç: Hayal Edilen Kampüs Yaşamı

Politecnico di Milano’yu gezmek, yalnızca bir üniversiteyi görmekten fazlasıydı benim için. Mimari detaylarıyla ilham veren yapılar, öğrencilerin yaratıcılıklarını özgürce ifade ettiği kampüs alanları ve Milano’nun dinamik yapısıyla birleşen bu eğitim atmosferi gerçekten etkileyiciydi. Mimarlık ya da mühendislik eğitimi almak isteyen bir öğrenci için burası sadece bir okul değil, aynı zamanda bir vizyon.

Eğer hem akademik olarak güçlü bir temele sahip olmak hem de Avrupa’nın kalbinde, kültür ve yaratıcılıkla iç içe bir öğrenci hayatı yaşamak istiyorsanız, Politecnico di Milano kesinlikle değerlendirmeniz gereken bir seçenek.

AEduplus olarak, bu süreçte ihtiyaç duyabileceğiniz tüm danışmanlık desteğini sunmaktan mutluluk duyarız. Doğru okul, doğru şehir ve doğru kariyer adımı için bize her zaman ulaşabilirsiniz.